8 Eylül 2012 Cumartesi

İçimde bir yerlerde

Aklımda binlerce soru var ve onunla birlikte gelen kızgınlıklarım, gururum...
Sevgimi artık bir kenara bıraktım. Çünkü biliyorum ki sevgimi diğer duygularımla aynı yere koyarsam hep o kazanır. Geride bırakmaya çalışmanın verdiği bir yorgunluk oluyormuş insanda. Daha önce vazgeçtiğim hiçbir şey bu derece kendini hissettirmedi ama her geçen gün  zehrini içimden atmaya çalıştıkça, azalmaya başladıkça kolaymış gibi gözüksede daha da acıtıyor beni ve artık anladım ki ''Ayrılık değil, özlemek hiç değil en büyük acı, bu giderek büyüyen boşlukmuş.''

5 Eylül 2012 Çarşamba

''Karanlık yaşıyor bizi, belki biraz korkuyorum, benim herşeyim biraz su içer gibi öyle kolay, biraz da işer gibi, sonsuzluğa.''
                                                                                                                                                     Turgut Uyar

Zorundaymışım gibi

Sonunda çıkmıştım oradan.
Sokulduğum o kalıptan yavaş yavaş çıkmıştım. Önceleri kendimi bulabilmenin rahatlığını yaşıyodum, mutluymuş gibi değilde tam anlamıyla huzurluymuşum gibi. İyi oluyormuşum, kendimi seviyormuşum gibi. Sonra alıştıkça yalnızlığıma her şey daha da netleşti kafamda. Sabahları umursamazlık kıyafetimi giyip, inadımı boynuma takan ben geceleri çırılçıplak kalmış bir halde kendi benliğime ağlıyordum. Kendi özlemime, beni ben yapan o kişiye, ağlıyordum. Kendimce nedenlerim vardı gitmek için. Bir şeye neden ararsan öyle de güzel bulursun ki kendin bile inanırsın o nedene. Böyleydi böyle olmak zorundaymış gibiydi. 
Şimdi bütün inandıklarım ve zorundalıklarımla yeniden başlamaya çalışıyorum bir yerlerde. Sevmediğim bir şarkıda, belki unuttuğum bir kitapta, belki tavan arasında...